NASA Kazalarda Kaybettiği Astronotlarını Anıyor

ÖNERİLENLER

NASA, tarihindeki en trajik üç kazanın yıldönümlerini içeren haftada, kaybettiği astronotlarını anıyor. 27 Ocak ile 1 Şubat tarihleri arasındaki günlerde, sırasıyla 46, 27 ve 10 yıl önce olmak üzere yaşanan üç kazada, toplam 17 astronot hayatını kaybetti. Kazaların ardından yapılan soruşturmalar ise en büyük hatanın hep insan ihmali olduğuu gösterdi.

130130_challenger

Challenger, ilk görevi olan STS-6 için 4 Nisan 1983 tarihinde ateşlendi.

ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi, yılın en zor günlerini yaşıyor. Her yıl, sadece dört gün içinde tam üç anma töreni düzenleniyor ve hayatını kaybeden 17 astronot anılıyor.

Challenger uzay mekiği, 27 yıl önce, 28 Ocak 1987 tarihinde katı yakıt motorundaki teknik arıza nedeniyle ateşlenmesinden kısa bir süre sonra infilak etti. Kazada 7 astronot hayatını kaybetti.

46 yıl önce, 27 Ocak 1967 tarihinde, Apollo 1 uzay aracının testinde yaşanan yangında ise 3 astronot yaşamını yitirdi.

10 yıl önce, 1 Şubat 2003 günü, Columbia uzay mekiği atmosfere girdikten sonra infilak etti. Challenger’da olduğu gibi 7 astronot hayatını kaybetti.

NASA’nın tarihine geçen üç büyük trajik kazanın yıldönümünde, hiçbir uzay programı düzenlenmiyor ve hayatını kaybeden insanlar anılıyor. Aynı zamanda, kazaların nedeni tekrar mercek altına alınıyor.

Popular Science’ın haberine göre, kazalar üzerinde yapılan analizler sadece kurumsal ve teknik hatalar yaşanmadığını, insan egosu ve ihmalkarlığın da rol oynadığını gösteriyor. Columbia görevinde yer alan astronot Laurel Clark’ın kocası Dr. Jonathan Clark, bu hususa değiniyor: “Kötülüğü iyiliğe çevirmelisiniz. Bunu yapmak zorundasınız. Yolunuza devam etmek için yapmanız gereken şey bu.”

CHALLENGER’DAN ÇIKARILAN DERSLER
Challenger uzay mekiğinin görevi, astronotları Dünya’nın yörüngesine taşımak ve geri getirmekti. NASA, mekiğinilk görev yıllarında birçok uçuş iptali ve erteleme yaptı. NASA mühendisleri, gerektiği zamanlarda Challenger’ı ateşleme alanından geri çekerken bile baskı altında kaldı. Özellikle uyduların Uzay’a gönderilmesi gereken görevlerde zamanlamanın neden olduğu baskı çok yüksek oluyordu. Başkan Ronald Reagen döneminde hiçbir politik baskı söz konusu olmamasına rağmen, baskı her zaman etkili oldu.

Kazanın ardından soruşturma yürüten Roger Komisyonu, “iletişim sorunlarının uçuş güvenliği sorunlarına neden olduğunu” belirtti. Kazanın ardından alınan ilk karar, uçuş programındaki yoğunluğun azaltılması oldu.

130130_Columbia03

COLUMBIA’DAN ÇIKARILAN DERSLER
Challenger büyük bir travmaya neden olduğu gibi, birçok önlemin alınmasını sağlamıştı. Ancak Columbia, aradan 17 yıl geçmesine rağmen gerekli derslerin çıkarılmadığını gösterdi. Bu ifadeyi kullanan, kazayı soruşturan Columbia Kaza Soruşturma Kurulu’ydu.

Kurul, kazanın temelinde yine ‘mühendisler ve yönetim arasındaki iletişim eksikliğinin yattığını’ belirtti. NASA içindeki kökleşmiş, geleneksel yapı, orta sınıf mühendislerin güvenlik hakkındaki endilerini gerekli yerlere iletmelerini engellemişti.

130130columbia2

Columbia, ateşmele esnasında sol kanadının ucunda tamir edilemez bir hasar yaşadı. Sonuçta, yakıt tankını örten köpük kaplamadan bir evrak çantası büyüklüğünde parça koptu ve tankın iç yapısına zarar verdi.

Mühendisler sorunun farkındaydı, ancak gerekli uyarı yapılamadı. Mühendis Rodney Rocha, uzay mekiği atmosfere tekrar girmeden önce hasarın detaylı fotoğraflarını görmek istedi ama bu talebi reddedildi. Sebep, styrofoam köpüğün uzay mekiği için ciddi bir tehlike oluşturabileceğine yöneticilerin inanmamasıydı. Rocha, kazanın ardından ‘neden’ sorusunu yanıtlamak için kendisine geldiklerini söyledi.

nasa_debris

Columbia uzay mekiğinin 2003 yılında bir hangarda bir araya getirilen parçaları. 2012’ye kadar, uzay mekiğine ait 78 bin 760 parça tespit edildi. Toplam 84 bin parçanın arasında, uçuş güvenliği hakkında hazırlanmış olan uyarı işareti de bulunuyor.

APOLLO 1’DEN ÇIKARILAN DERSLER
Apollo 1 uzay aracı, Uzay’a gönderilmesine bir ay önce, 27 Ocak 1967’de test gerçekleştirdi. Üç mürettebat, test için uzay aracındaki yerini aldı. Amaç, Apollo 1’in kendisine bağlı diğer donanımlardan bağımsız kaldıktan sonra görevini yerine getirip getiremeyeceğini sınamaktı.

Modülün kapağı kapatıldı ve astronotlar s Grissom, Edward White ile Roger Chaffee’nin bulunduğu kabin saf oksijen ile doldurulmaya başlandı. Beş saat sonra, modüle bağlı kabloların çıkarıldığı aşama başladı ve voltaj yangına neden oldu. Üç astronot, modülün içinde hapsolmuş bir şekilde can verdi. NASA, trajedinin ardından Apollo kapsüllerini yeniden tasarladı. Modülün içindeki atnosfer, yüzde 60 oksijen, yüzde 40 nitrojene çevrildi.

Apollo görevlerinin kıdemli uçuş direktörü Gene Kranz, facianın hakkında, ‘”NASA, ilk kez kazaların dünden hazır olduğunu fark etti” ifadesini kullandı.

130130apollo1

“ONLAR SAYESİNDE İLERLEDİK”
NASA’nın yöneticisi ve eski bir astronot olan Charlie Bolden, NBC’ye yaptığı açıklamada, Uluslararası Uzay İstasyonu (ISS) ve diğer özel şirketlerin uzay-havacılık programlarındaki gelişiminin, hayatını kaybeden astronotlar olmadan mümkün olamayacağını açıkladı.

Bolden, “Yaptıkları fedakarlıkların bize neler getirdiğini iyi düşünmek zorundayız. Onlar cesaretlerini, bir şeyleri değiştirebilmek için ortaya koydu… Onların yaptıkları sayesinde, Uzay’da hiç olmadığımız kadar uzaklara gidiyoruz” dedi.

Kaynak: ntvmsnbc

ÖNERİLENLER

YORUMLAR

FARKLI BİLGİLER